Engellere takılmadan sorunsuzca maç izlemek için uygulamalarımızı deneyin!

İktidar körlüğü

“Kalabalıklar en çok kralın devrilme hikâyesini izlemeyi sever. O yüzden de kimse durdurmaz uçuruma giden kralı…”

Kendisiyle dalga geçilmesine asla izin vermeyen bir camianın başkanıysanız…

Her türlü baskıya karşı iradesini ortaya koyabilen bir üye profiliniz varsa…

Çoğulculuğu unutup, sadece çoğunluğu demokrasi zanneden kulübü yönetenlere adeta ders verebilen bir camiayı yönetiyorsanız…

Asla ama asla Dursun Özbek'in yaptığı hataları yapmayın!

Ne olursa olsun, kulübe milyonlarca lira nakit akışı sağlayan, milyonlarca Euro teminat altına imza atan eski başkan Dursun Özbek'in yerinde olmak istemem. 20 Ocak'ta Galatasaray Lisesi'nde yapılan seçim belki tarihin en yüksek katılımlı kongresi değildi ama özellikle Galatasaraylıların şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri için büyük bir şans niteliğinde olduğuna inanıyorum. Böyle bir seçimi değerlendirmek için seçimin taraflarının ne düşündüklerini, ne tepki verdiklerini görmek ve beklemek doğru olur.

İşte size düşünmeniz için birkaç sebep…

Acaba koltuğunu kaybeden sadece Dursun Özbek ve yönetimi miydi? Bence yıllardır bir şehir efsanesi haline gelen ‘Liseciler' de bundan nasibini aldı. Görmezden gelinen, hor görülen bazı ‘Liseli'lerin, “Tüymedik, buradayız” sloganıyla adeta devrim yaptığı ortada… Kulübün gerçek sahipleri (Aidiyet duygusu yüksek taraftarlar) iradelerini ortaya koyarak Başkan Özbek'i koltuğundan etti. Özbek'in, birçok hatalı açıklamasından biri olan “Tüydüler” açıklamasından mı yoksa son seçim propagandasındaki, “Cim-bom-bom” tezahüratından sonra mı bilinmez, 80 oyluk bir farkla Mustafa Cengiz başkanlık koltuğuna oturdu. Tek gerçek bu! Bir de adaylığını koymadığı için pişman olan bir zümre var tabii ki…

Peki, Özbek'in göremediği neydi?

Yönetim içindeki istifalar, başarısız saha sonuçları, kupasız geçen sezon sonrası sorunlarını görmezden gelirsen…

Taraftarı hafife alırsan…

Riva ve Florya'nın satışında ileride başını ağrıtacak soru işaretleri bırakırsan…

Beşiktaşlı olduğu iddia edilen Serdar Güzelaydın'ı kulübe 1 günde üye yaparsan…

Lisecilerin eline gücü verip yönetim listesine isim yazarsan…

Aday olacakları kulübe çağırıp borçlarla gözdağı verirsen…

Koltuğu kaybedersin Sayın Dursun Özbek…

İktidarı kaybeden travma yaşar…

Mustafa Cengiz iktidar tarafından hep küçümsendi.

Bu inat ve benzer yaşanılanlar dolayısıyla, maalesef Galatasaray'da “kamplaşma” dönemi yaşadık. Şimdi Mustafa Başkan'ın, birlik ve beraberlik içinde liseli-lisesiz ayrımı yerine Galatasaraylılık zihniyeti aşılayarak önümüzdeki mayısa kadar gelecek adına imtihanı olacaktır.