Bu sezon şampiyonluktan başka bir şansı olmayan G.Saray, ateş hattındaki Antalyaspor karşısında aldığı rahat galibiyetin ardından liderlik koltuğuna oturdu. Lidere, liderlik maçına yakışan bir futbol vardı, Fenerbahçe'nin Başakşehir galibiyeti sonrası sarı-kırmızılı oyuncular maça öylesine konsantre olmuşlar ki, özellikle ilk yarıda Antalyalı oyunculara 3 pas şansı bile tanımadılar. Açıkçası Terim felsefesini sahada çok net izledik. Galatasaray genelde ilk 15 dakikada etkili olurdu ama liderlik şansı futbolcuları pozitif yönde etkilemiş, bu iştah karşısında Hamza Hoca'nın Antalya'sı çaresiz kaldı desek yalan olmaz. Konuk ekibi tebrik etmek lazım, erken gelen gol sonrası farklı skora rağmen futbolu çirkinleştirmediler.
Orta sahada abluka
Terim’in defansı üçlü düşünüp Donk ve Maicon'u önlerinde oynatması, Selçuk'un ofansta iyi işler yapmasını sağladı. Feghouli ve Rodrigues de doğru koşular yapınca Gomis'e goller atmak kaldı. Belhanda ise her geçen gün üstüne koyuyordu ama centilmenlik dışı hareketi bunu gölgeledi. Maçta kuşatmayı andıran set hücumları Antalya'ya zor anlar yaşattı. Gomis'in ceza sahasında kaleye en isabetli şut atan oyuncu olduğu gerçeğini görmezden gelemeyiz. Fransız oyuncu attığı goller ile hem takımını sırtlıyor hem de tribünleri coşturuyor. O atamazsa Feghouli atıyor. O Rodrigues'e ne demeli? Rüzgârın oğlu gibi dikine koşularla rakip defansı adeta yırtıp geçiyor. İkinci yarıda ise aslan oyunu rölantiye aldı. G.Saray önemli bir galibiyet aldı ve 4 maçı daha kayıpsız geçmek zorunda. Kasımpaşa, Karabük deplasmanlarını ve içerde oynayacağı Bursa, Konya maçlarını kazanarak F.Bahçe ile oynayacağı mtarihi maça çıkacak. Taraftarın ve camianın isteği şampiyonluk olsa da Terim'in başında olduğu takımdan 18 senedir Kadıköy'de yenemediği F.Bahçe'yi yenmeleri istenecek.